Ana içeriğe atla

Yarım bıraktığım sevemediğim diziler, Tomorrow With You ve diğerleri

 Merhaba, 

O kadar iş varken varken buradayım evet, bir de ellerim zihnime yetişemez ve hep yanlış yazarım. :') Şimdi de yanımda kitaplar var zorlukla yer bulup oturdum koltuğa. :D Ve ne kadar yavaş yazdığımı fark ediyorum. Birden ilham geldi.

Nispeten uzun süre sonra blog yazılarına baktım, nabrut fıdıllıoğlu'na bakıyordum, o da yarım bıraktığı dizilerden bahsetmiş. Ve uzun süredir benim de aklımdaydı, bilen bilir ben resmen dizi bitirmem, bitiremem. Blogun adını ben ve bitmeyen dizilerim bile yapabilirdim... Neyse oradan aldığım bir hevesle yazıyorum. Kısa kısa yazmaya çalışacağım bazı dizileri. 

Kore dizilerinin uzun olması hakkında:

Genel olarak sadece birinci bölümleri değil, ki orada bile hemen bırakmak isteyebilirsiniz dünyanın en normal olayı, beşinci bölüme kadar bir şekilde gelip bırakıyorum. Yeni bir diziye başlama motivasyonu da bulmak zor oluyor örneğin, neyse diyip diğer bölümlere de bakıyorum ama olmuyor genelde. :( Harici, biraz daha ilerleyip bazı sebeplerden gerekli gereksiz bıraktığım bazı başka diziler de oldu.Bu arada diziler bize gayet güzel ve ilgi çekici bir "ilk bölüm" sunmak zorundalar, ben neden ve nasıl devam edeyim yoksa? 16 bölüm izletmek istiyorsan bir zahmet güzel bir first episode hazırlayın. İlk bölümü beğenmeyen insanlar ikinci bölüme dahi bakmak zorunda değil, herkes o kadar sabırlı olacak diye bir şey de yok. Bu arada kore dizileri gayet uzun, lütfen 10 bölüm 40 dakikaya düşsün kampanyası yapalım.

Giriş sonu

Neyse, burada gerçekten beğenemediğim dizileri anlatacağım:

1. Tomorrow With You 



Zaman yolculuklarını eskiden severdim, artık pek değil. Bir iki yıl önce ilk bölümü izleyip yarım bırakmıştım, bir şans daha vermek istedim... Ancak maalesef olmadı. 



Hikaye pek sürükleyici değildi, keşke daha çok detay verebilsem ama hani o zaman yolculuğu içeren dramalarda bir kavuşamama hikayesi olur, o vardı ama bana geçmedi hiç. İkilinin aşk hikayesi hiç çekici değildi. Kadın ile adam resmen aniden kendilerini evli buldular. Hani öyle durumlarına üzülmedim, içselleştiremedim. İkilinin sahneleri de azdı bence, pek güçlü bir romans yok dizide. Baş karakterleri bile pek sevemedim, kadın silik geldi adam da öyleydi galiba, bir hoşlanmadım. Yakınlaşma sahneleri de azdı, uzak geldiler çok bana. Resmi, soluk. Hikayenin gelişimi de kötüydü, devamı da pek ilgi çekeceğe benzemiyordu zaten. Epey bir spoiler aldım, ikilinin sahnelerine vs baktım youtubetan. 



 Tek bir sahne biraz duygu yaratacak gibiydi benim için ilk beş bölüm içinde: Gelecekteki adam yanlışlıkla kendisiyle karşılaşacaktı sanırım ya da bazı başka şeyler iyüzünden bir şekilde orada yok olma tehlikesi yaşıyordu, bir metroya yetişmeye çalışıyordu vs. O gerilimi sevmiştim, ama pek ilgi çekici biçimde devam etmedi dizi. 

Bu zaman yolculuğu meselesi de çok ilgi çekici, zekice yazılmamıştı bence, oradan doğabilecek gerilim potansiyeli de güzel ya da yeterli değildi. 



Bir dizi izleme sitesindeki yorumlara bakmıştım, pek sevilememiş sanırım dizi. Benim denk geldiklerim öyleydi en azından, bir şekilde alışkanlıktan belki oyuncuları sevdiklerinden vs devam etmiş insanlar. Keşke hemen yazsaydım, eminim hikaye ile ilgili daha detaylı bir yazı yazardım şu zaman yoluluğu meselesine değinerek. Yazmak da istiyordum olmadı artık. :')


                                      gifler sevimli gözüküyor ama izlerken sevemedim ben :D

Bu arada Shin Min Ah çok tatlı bir kadın ama Gumiho'daki gibi çatlak da değil belki :D ama daha eğlenceli canlı rollerde görmek istiyorum onu. Sönük roller hiç yakışmıyor, bunu HometownChaCha'da da hissettim. 



2. Sweeden Laundry






Bu diziyi pek duyan yoktur herhalde, ben bir şekilde duymuştum, ekran görüntüsü vs. almışım. Yani pek beklentim yoktu belki ama hiç beğenmedim. Daha bir sitcom sanırım diye başlamıştım. Çok çok amatör bir dizi, çekim teknikleri, yapay mekanları vs. Platoda çekiliyor gibi, oyunculuklar da çok yapaydı. Yan karakterler, her şey. Baş kadın karakter, ailenin ortanca çocuğu ve pek sevilmiyor, bir kuru temizlemecide çalışıyor. İşin içine fantastik bir şeyler giriyor, ve insanların birkaç dakika içindeki geçmişini görüyordu sanırım. Ben böyle eğlencelik işleri severim ama çok amatördü. Başrol kadın GOT7'ın bir tane yine tanıtım amaçlı çekilen dizisinde oynayan başrol kadın. 

3. Cursed Love, Japon Dizisi 



Buna yakın zamanda başlamıştım. Japon dizilerindeki oyunculuklar bir tuhaf geliyordu bana çok izlemesem de. Burada biraz öyle gibiydi. Dizideki erkek karakter aniden kızın kolunu çekiyor vs eski dizilerdeki biraz "maskülen" erkek karakterleri anımsattı. Dizideki olayların gelişimi çok tuhaftı, her şey çok hızlıydı zaten 8 bölümlük dizi ama tuhaf geliyordu. Bir intikam hikayesi var, ama baş kadın karakter minnoş bir şey tabi, konu sanki aşk hikayesi gibi gidiyor. Çocukluktan tanışan kişiler yıllar soanra bir araya geliyorlar. Sürekli tatlı vs yapıyorlar bu biraz ilgimi çekmişti, bu iki insan ilk bölümde de tatlılarını yarıştırıyorlar. Geleneksel tatlılar, takdim faslı ve bazı lirik anlatımlar biraz ilgi çekebilir. Bunun haricinde tam salt kötü yeşilçam kadını var, absürt sahneler var. Hikayenin kendisi pek hoşuma gitmedi. Dizideki iki baş karakterin ilişkisi de çok hızlı ilerledi, her şey olup bitiyordu zaten. Dört bölüm izleyip bıraktım. Dizinin jeneriği de tam "drama drama"'ydı, güller falan vardı. Yine de ilk bölüm ilgimi çekmişti biraz. 



Şimdilik bu kadar olsun, daha sonra herkesin sevdiği benim sevemediğim/izleyemediğim dizileri yazarım. 

Son zamanlarda bu şarkıyı çok sevdim, komowayo, saranghe kısmını özellikle... :D

Klip official değil ama onu da beğendim:


Sevgiler^



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ZORBALIK ODAKLI ÇİN FİLMLERİ, BETTER DAYS ve CRY ME A SAD RIVER

 Merhaba. Yakın zamanda Better Days'i izledim.                                                       (Better Days'deki baş karakter) Konusunu pek bilmeden izlemeye başlamıştım, çok fazla karşıma çıkıyordu. Oscar adayı bir filmmiş ve çeşitli festivallerden epey de ödül demiş. Ancak bu film bence Oscar adayı olmak için yeterli bir film değildi, bu filmle katılmalarına şaşırdım açıkçası. Sosyal medyada "ayyy mutlaka izleyin" tarzı yorumlar görürseniz abartı olduğunu bilin ve beklentiyi düşürün. Hem bu filmden hem de daha sonra Cry Me Sad River'dan bahsedeceğim. O da kitap uyarlaması zorbalık konseptli bir film.  Better Days Cry me A Sad River  (Bu  filmin posterleri hiç güzel değildi, zar zor bir fan made yapım bile olabilir, bir şey buldum.)   Not: Aylar sonra gelen edit: Ergenler ya da işte ship yapmayı seven romantik kesim a...

GOT7, ben dinlemezdim KPOP ne oldu? Biraz da KPOP 101/ Part 1

 Merhaba! Üç saatlik diğer yazıdan sonra hemen nasıl yine yazıyorum bilmiyorum ama yine buradayım...  Arkadaşlar ben pek kpop dinlememiştim yıllar öncesinin SS501' i haricinde, Love Ya ve Ur Man kalp ben. Love Ya'yı bırakıyorum ve 2011 yılına ışınlanıyorum şu an:  Grup dağıldı, bazı skandallar da olmuş zamanında ama neyse konumuz bu değil.  Şarkıyı lütfen dinleyin.  Evet,  Aşağıdaki yazı salt hayranlık yazısı değildir: GOT7, nasıl neden 7/24 nasıl neden videolarını izledim? Bu yıl, şu şarkıyla yeni bir albüm yayınlamışlar,  pardon geçen yılın sonu galiba:  Ben yılın ilk yarısında bu şarkıyla nasıl olduysa karşılaşıyorum, ve sonra bir bağımlılık oluşuyor. Bu şarkıları haricinde o kadar da beğendiğim şarkıları var mı emin değilim, hayır var, bir saniye: Love You Better: Buyrun canlı performans:  Bunu da dinleyin pls.  Neyse bazı sınırlı şarkıları harici bütün şarkılarına kefil değilim, öyle ayılıp bayılmıyorum, hayranlar kızmasın. Evet bil...

Zaman yolculuğu temalı diziler, Japonya'dan Tayland'a PART1

 Merhaba, bu aralar artık pek sevmediğimi söylesem de zaman yolculuklu dizilere baktım çokça. AMA çok fazla diziye baktım gerçekten. İlk bölümlerine bakıp kapattım ya da sonra dönerim diye sekmelerde açık bıraktım, yüzbinbeşyüz tane sekme açık bilgisayarımda. :( Neyse, ağlamayalım. İzlediğim çoğu dizi zaman ylculuğu üzerineydi, özellikle araştırdım şimdilik kısaca geçeceğim belki güncellerim. Ve bugün Someday or One Day'in filmini izledim, onu mu yazsaydım önce ya... Onu da buraya eklerim yakında.  İlk olarak:    The Promise of Migratory Birds, 2016, Çin (Bu sadece zaman konseptli bir dizi, zaman yolculuğu yok) Önce bu aklıma geldi, 2 bölüm izledim... (Aynı anda 5 10 dizi izledim şaşırtıcı değil...) Enemies to lovers konsepti var.  Kadın evlenmek üzereyken adam kadının günlüğünü buluyor,  ve biz birden ilk tanıştıkları zamanı izliyoruz. (Hala zaman yolculuğu olmadı ben mi yanlış anladım konuyu :d) (Burada yanlış anlamışım ve fark ediyorum...) (Bkz:alt para...