17 Temmuz 2021 Cumartesi

Angel's Last Mission Yorumu, Düşen Melekler ya da Düşmeyenler


 Hello!!!

Merhaba. ^^ (Anlık aynı anda bir hello/merhaba durumu oldu...)



Soundtrack'ı farklı ve güzel bir dizi var karşınızda, biraz angelic, meleksi, biraz hüzünlü, buyrun bir şarkısı: (Bence çok spoiler yok ama görüntüleri isterseniz izlemeyin, sadece şarkıyı dinleyin. )

Klang/Pray:


Bu diziyle çok önceden karşılaştım, afişini de sevmiştim, neden bilmiyorum, o kadının umursamaz tek başına hali,adamın da belki ilgili belki değil, şemsiye uzatan hali:


Bir ara bırakmıştım...

Uzun zaman önce ilk bölümünü izleyip bırakmıştım, neden bıraktığımı çok da hatırlamıyordum. Fantastik unsurlar, melekler özellikle ilgimi çekerdi, ben bu diziyi sevebilirim aslında bir şans daha vereyim dedim. (Melekleri daha çok lise yıllarında severdim ama olsundu, vampirlerden vs daha ilginçler halen benim için...) (Düşen ya da kovulan meleklere selamlar buradan.) (Buradaki düşmüyor.)

Bir de dizinin türü ne? 

Diziye romantik komedi diyorlar ama bence değildi, dramdı gayet. Nerede eğlenceli sahne? 


Bu sahneye aldanmayın derim şahsen. Benim için çok eğlenceli değildi. 

Diziyi beğendim mi?

Hayır, pek beğenmedim, ilk bölümler çok durağandı, beş bölümden sonra da youtubetan tamamladım sayılır, bence ağır bir dizi. AMA izleyenler de genelde beğenmiş, tabi ki yeniden yeniden izliyorum diyen de var. Sevebileceğimi düşünmüştüm ama olmadı. 

Diziye geçelim, SPOILER içerebilir. 

Yukarıda da yazdığım gibi dizi çok ağır geldi, diğer bölümlerde bile ağır geldi bana. Yan karakterler çok sıkıcı, cazip bir karakter yoktu dizide başroller harici. 

Yeşilçam gibi...

O ilk bölümdeki kornea hikayesi çok yeşilçam geldi bana. Şuna da epey şaşırdığımı söylemem gerekir: Ben bu kız dizinin sonuna kadar göremeyecek sanıyordum, daha ikinci bölümde bunun değişmesi aslında güzeldi ama beklentim bu olmadığı için çok da sevmedim sanırım. 


Karakterlerin tanışması:

Karakterlerin tanışması bana çok anlamlı, çok özel ya da duygulu gelmedi. Dizinin bütününü de tamamlayamadım ama ilk bölümde baş karakter neden kızı öptüğünde kız hissetmiyor da bankta aniden fark ediyor vs. gibi sorular da var kafamda. Banktaki ilk konuşmaları çok ilgimi çekmedi, ya da çok anlamlı ya da çok eğlenceli değildi benim için. Kızın o mendili o kadar benimsemesi, ya da merak etmesine gerek yoktu diye düşünüyorum. 


Evet, dans giflerini yüklemesem ölecekmişim... Bu şekilde dizi çok güzel gözüküyor evet...

Melek, ama komik biri: Kim Dan

Dizinin adı o kadar romcom olarak geçiyor, ayıp olmasın daha "comedic" unsurları olan bir karakter yaratalım demişlerdir belki ama bana fazla geldi. Çok komik ya da sempati besleyebileceğim bir karakter olamadı Kim Dan. Hatta kendisini sevmedim net şekilde. Kadını suçlayıp duruyordu, bilip bilmeden sen neden akrabalarına böyle davranıyorsun vs diye, pasta kavgasının öncesini hatırlayın. Hep bir yargılama modu. Kızın bir bildiği vardır belki değil mi? Ayrıca çok saf hatta aptal kalıyordu birçok konuda. Yargısız infaz yapacağına biraz düşünebilirdi, önyargı olsa bile biraz düşünürsün. Melekler bile böyleyse insanlara şaşmamak gerek. 

Sinirli Balerin, Yeşilçam'ın Acılı Kadını Zarif Lee Yeon-Seo


Kendisini o kadar kötü şey yaşadığı için suçlamadım pek, kaba insanlardan hoşlanmasam da. Gerçekten hoşlanmam bu arada. Kendisine neredeyse babalık yapan adamın ölümü de fazlaydı, daha uzun bir yas süreci görebilirdik belki diye düşünüyorum. Ayrıca çok tuhaf suçluluk uyandırıcı bir histir yaşadığı  bence.

Oyuncu çok sevilse de ben maalesef bayılamadım, bunu da üzülerek ekliyorum. Çok yumuşak bir sesi var, saçma bulabilirsiniz ama daha güçlü bir sesi var zannedşyordum. Oyunculuğu ve konuşma stili de üzgün olduğu sahnelerde hatta sadece o sahnelerde de değil, kedi gibiydi, fazla minnoş geldi bana. Ağlama üzülme sahnelerinde bir olmamışlık, değişik bir yapaylık hissediyordum, şu an kelimelere dökemiyorum tam ama çok "scripted" geliyordu, sesinin o kadar minnoş olması da değil, minnoş bir şekilde konuşmaya çalışması, sanki on yaşında çocuk var hissiyatı veriyordu. Ağzı içeri doğu çekiliyor, ses desibeli daha da düşüyor, ve karşımıza beş yaşında tatlı bir çocuk geliyor. Bilerek mi yaptı, bilmiyorum ama oyunculuğu bu kadar övülen bir oyuncudan daha çok beklentim vardı, belki diğer dizilerinde böyle değildir. Dans sahneleri güzel gözüküyordu diyebilirim görüyorsunuz zaten.



Melek'in rolünün çok ciddi bir ağırlığı yoktu bence, zaten daha hafif komedik bir çizgide ilerliyordu ama onu da pek olduramadım maalesef. 

Ama yan yana sevimlilerdi sanki, daha farklı eğlenceli bir senaryoda belki ikisini izleyebilirdim bir ihtimal. 

Ayrıca kadının somatik olarak yürüyememesini anlıyorum ama adama o kadar da muhtaç değildi bence. İlla ki bastonla da yürünür, yardım olması daha iyi onu da biliyorum ama ne bileyim, her yere her an çağırmak falan da durumu abartmak gibiydi. (Bunu kızın ölen adamın eksikliğini çekmesine vs de yorarsınız tabi)

Son olarak, 

Fantastik tarafı tatmin etmedi, melek rolünün sadece komedi ekseninde kalması iyi değildi, baş kadın karakter rolü gereği de olabilir ama çok kısıtlı mimiklere ve duruşa sahipti benim için, dizinin durağan, yavaş, entrikalı yapısı ve ilginç yan karakterlerin olmaması benim diziyi sevebilmemi hatta izleyebilmemi engelledi. 

Ama siz belki seversiniz diye niyeyse ekleyeyim nfkj oluyor çünkü öyle...



Sevgiler. 



From 9 to 5 / Japon Romantik Komedi (?) Dizisi

  From 9 to 5 adı itibari ile bir ofis komedisi çağrıştırıyor, öyle olduğunu düşünüyordum.  (Posterini görmemiştim tabi, baksanıza şuna : ( ...